5 NİSAN AVUKATLAR GÜNÜNE İLİŞKİN BASIN AÇIKLAMASI
Tarih: 5.04.2017 | Okunma Sayısı: 4155
 
 

BASINA VE KAMUOYUNA

 

              Her yıl 5 Nisan’da kutlanan “Avukatlar Günü” gerek mesleki dayanışmanın arttırılması gerek ise yargılamanın üç temel unsurundan biri olan ‘savunmanın’ bu üçlü mekanizma içerisinde yaşadığı sıkıntıları ve bu sıkıntıların neticesinde “tez-antitez-sentez” mekaniğinin bozulması ve bunun topluma yansımalarına dikkat çekildiği bir gündür. Kuşkusuz bu 5 Nisanı da Türkiye toplumu yönünden yargı alanında çok ciddi sıkıntıların bulunduğu bir zaman diliminde karşılamaktayız.

 

Bu bağlamda;

 

           Batman Barosu olarak sivil siyasete ve parlamenter sisteme yönelik 15 Temmuz 2016 tarihindeki darbe teşebbüsünde yer alanlara yönelik hukuk çerçevesinde gerekli yargısal süreçlerin yürütülmesinin  ve benzer girişimlerin bir daha yaşanmaması için demokratik sistemin güçlendirilmesinin gerekliliğine her fırsatta vurgu yapmıştık. Ancak darbe girişiminden hemen sonra ilan edilen OHAL ve çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerle savunma ve adil yargılanma hakkını sınırlamaya yönelik müvekkil - avukat görüşmelerinin kısıtlanması, görüşmelerin kayda alınması, avukat ile görüş yasağı ve duruşmalarda avukat sınırlaması gibi  uygulamalar halen devam etmektedir.

 

            Anayasa değişikliğine yönelik referandum süreciyle birlikte toplumda yeni  kutuplaşma alanları yaratılmıştır. Batman Barosu olarak daha önce de belirttiğimiz üzere; Anayasa değişikliğinin hazırlanma sürecinde muhalif siyasi partilerin, toplumun farklı kesimlerinin ve sivil toplum örgütlerinin görüş ve önerilerinin alınmadan hazırlanmış olmasını büyük bir eksiklik olarak dile getirmiştik. Yapılan Anayasa değişikliği, bir darbe ürünü olan ve toplum ihtiyaçlarını karşılamayan, bundan dolayı da defalarca değişikliğe uğrayan 1982 Anayasasının ruhunu sürdürmeye devam ettirecektir. Oysa toplumun ihtiyacı olan Anayasa, toplumsal sorunların çözümünü önceleyen demokratik, sivil ve özellikle yargı bağımsızlığını esas alan yeni bir anayasadır.

 

              Bugün geldiğimiz nokta itibariyle yargının toplumsal sorunları çözme ve böylelikle toplumsal barışa katkı sağlama rolünün aksine, sorunlara kaynaklık eden yapısı nedeniyle, Türkiye’de hukuki güvenliğin tartışmalı hale geldiğini açıkça belirtmek isteriz. Yargının yakın tarihin olağanüstü rejimlerinden miras kalan yapısal sorunlarına günümüz sorunları da eklenmiştir. Yargıya ayak bağı görülen savunma mesleği ve dolayısıyla adil bir yargılamanın temel şartı olan bireylerin savunma hakkı her geçen gün törpülenerek şekli bir unsur haline getirilmek istenmektedir. Savunma, değer aşınması ile karşı karşıya bırakılmaktadır. Bunun yanı sıra ancak tarafsız ve bağımsız bir yargı eliyle tesis edilebilecek adalet, yürütme erkinin müdahale ve baskılarıyla bu rolünden oldukça uzak bir görüntü sergilemektedir.

 

                Avukatlar;  hak arama özgürlüğünün, savunma hakkının, hukuk devletinin ve demokrasinin en temel güvencesidir. Bireylerin rahatlıkla avukata ulaşamadığı, avukatın da tam bir bağımsızlık ve özgürlük içinde ve etkili şekilde mesleğini yürüterek yargılama faaliyetine katılamadığı bir toplumda, adil yargılama hakkından söz edilemez. Yıllardır ifade ettiğimiz üzere, hak arama özgürlüğünün önünde engel oluşturan mesleki sorunlarımız bütün ağırlığıyla sürmektedir.  Öteden beri mesleğimize ve meslek faaliyetlerimize ilişkin en ciddi sorun, adli ve idari makamların avukatlara yönelik tutum ve davranışları, avukatlara yönelik baskılar, engellemeler ve ceza soruşturmalarıdır. Batman Barosu üyeleri olarak mesleğimize yönelik bütün bu olumsuzluklara rağmen toplumsal sorumluluklarımızdan hareketle, önceki meslektaşlarımızın insan hakları mücadelesinde bizlere bıraktığı mirası büyüterek; demokrasi, barış, adalet ve  insan hakları mücadelemizi  en  etkili şekilde sürdürmeye devam edeceğiz.

 

                Bir önceki yıl 5 Nisan açıklamamızda da belirttiğimiz üzere; Toplum yaşamının en kırılgan kesimini oluşturan kadın ve çocuklara yönelik yaşanan şiddet ve istismar vakalarında gerek yargı erkinin gerek ise idari kurumların çok daha hassas yaklaşması ve sorunların çözümünde  özellikle kadınların mücadele yönünden özneleştirilmesi gerekmektedir. Kadın ve çocukların yaşadığı mağduriyetler siyasi söylemlerin bir nesnesi olamaz.Bu konuda özellikle sorumluluk makamında bulunanların söylem, tutum ve eylemleri ile mağdurların yanında olması gerektiğini, Batman Barosu olarak gerek komisyonlarımız gerekse de Yönetim Kurulu olarak, yerelde yaşanan vakaların takipçisi olacağımızı ve mağdurlara her türlü hukuki desteği sunacağımızı bir kez daha belirtmek istiyoruz.

 

Savunma hakkına saygının sağlandığı, mesleğimizin onur ve saygınlığının korunduğu, adil ve demokratik bir ülke dileğiyle tüm meslektaşlarımızın  5 Nisan Avukatlar Gününü kutlarız.

 

Not:Adaleti sağlama görevini üstlenen yargısal faaliyetlere ilişkin mücadeleleriyle aynı mesleği icra etmekten onur duyduğumuz meslek büyüklerimizi ve  yakın zamanda karanlık bir cinayetle aramızdan ayrılan Av.Tahir ELÇİ’nin şahsında özlem ve rahmetle anıyoruz.05.04.2017

 

                                                                BATMAN BAROSU BAŞKANLIĞI 


 

24.11.2024
AV. ABDULHAMİT ÇAKAN
BARO BAŞKANI

© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.