BASINA ve KAMUOYUNA

2024-2025 Adli Yılı’nı yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü, hukuk devleti ve avukatlık mesleğinin artık yapısal bir hâle gelmiş sorunlarla karşılıyoruz. Zira adli yıl, mesleğimize ve avukatlara yapılan saldırıların hız kesmeden devam ettiği, hak ihlallerinin ve kadın cinayetlerinin inanılmaz boyutlara ulaştığı, yoksulluğun derinleştiği bir iklimde başlamaktadır.

Avukatlar; hak arama özgürlüğünün, savunma hakkının ve hukuk devletinin en temel güvencesidir. Toplumun bir arada yaşamasını sağlayan en temel değer adalet ise, adaletin temel unsurlarından biri de avukat ve avukatlık mesleğidir. Bireylerin rahatlıkla avukata ulaşamadığı, avukatın da tam bir bağımsızlık ve özgürlük içinde ve etkili şekilde mesleğini yürüterek yargılama faaliyetine katılamadığı bir toplumda hukuk devletinden söz edilemez.

Yeni adli yıl açılışını vesile kılarak, toplumsal ve mesleki sorunlarımıza ilişkin değerlendirmeleri kamuoyuyla paylaşmak isteriz.

Sorunlarımızı kısaca özetlemek gerekirse; avukatlık hizmetlerinde KDV indirimi, CMK ücretlerinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne çıkarılması, birikmiş adli yardım alacakları için Barolara ek ödenek gönderilmesi, soruşturma dosyalarının incelenmesi ve dosya hakkında bilgi almak isteyen meslektaşlarımızdan dilekçe ve kimlik fotokopisi alınması uygulamasına son verilmesi, gerektiğinde avukatların savcılarla dosya hakkında görüşebilmesi sağlanmalıdır.

Duruşmaların saatinde alınması için gerekli önlemler alınmalı, meslektaşlarımız saatlerce adliye koridorlarında beklemek zorunda bırakılmamalıdır.Adliyede avukattan arındırılmış bölge uygulamasına son verilmeli, bu kapsamda avukatların hakim ve savcıların olduğu bölümlere geçişi sağlanmalıdır.

Hasar danışmanlık şirketi denilen yeni bir tür iş takipçiliği yöntemiyle yurttaşların hak kayıplarına sebep olan suç örgütleriyle etkili şekilde mücadele edilmelidir.Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun avukatlık mesleğinin yapılmasını olanaksızlaştırması karşısında yasal değişikliğe gidilmelidir.Serbest çalışan avukatların asgari ücrete kadar olan gelirlerine vergi muafiyeti sağlanmalı, bir yıllık genç girişimci Bağ-Kur primi muafiyeti üç yıla çıkarılmalıdır.

Batman Valiliği ve Batman Emniyet Müdürlüğü’ne girişte avukatların çantalarını x-ray cihazından geçirme zorunluluğu Avukatlık Kanunu’na aykırı olup bu uygulamaya derhal son verilmelidir.

Avukatı yargılama süjesi olmaktan uzaklaştırmaya yönelik pratikler mesleğimiz için bir tehdit olmasının yanı sıra, vatandaşların adil yargılama hakkına erişimi açısından da ciddi riskler taşımaktadır. Bu pratikler yargı düzenini neredeyse işlemez hale getirmiş ve vatandaşın yargıya olan güvenini sarsmıştır. Ancak mesleğimizi yapmamızı zorlaştıran bu sorunların devam ettirilmesine karşı Batman Barosu, avukatı yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı temsil etmekten çıkarıp etkisizleştiren her anlayış ve politikanın tereddütsüz karşısında olacaktır.

Özetle, mesleki faaliyet alanlarımızın korunduğu, genişletildiği ve güçlendirildiği bir adli yıl istiyoruz.

Kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet vakaları maalesef hız kesmeden devam etmektedir. Hal böyleyken Türkiye’nin kadına karşı şiddeti önleme konusunda büyük bir öneme sahip olan İstanbul Sözleşmesi’nden, gerçeklikten uzak gerekçelerle çekilmesi kabul edilemez. Öte yandan çekilme sonrası Türkiye’nin Anayasa’dan ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden doğan yükümlülükleri devam etmekte olup kadına karşı şiddetle mücadele İstanbul Sözleşmesi yürürlükte olmasa dahi Türkiye’nin ulusal ve uluslararası mevzuattan kaynaklanan pozitif yükümlülükleri nedeniyle devam ettirmesi gereken bir mücadeledir.

2024 Mart yerel seçimlerinde ortaya çıkan iradeye saygı duyulması beklenirken seçimin üzerinden üç ay geçmeden İçişleri Bakanlığı tarafından Hakkari Belediyesi’ne kayyum atanmıştır. Halk iradesini hiçe sayan, demokrasi ve hukukun üstünlüğüne olan inancı tümüyle ortadan kaldıran kayyum kararını kabul etmek mümkün değildir. Batman Barosu, siyasal iktidara Mart 2024’de yapılan yerel seçimlerde ortaya çıkan halk iradesine saygı duyması, yerine kayyum atanan Hakkari Belediye Başkanı’nın ise görevine iade edilmesi çağrısında bulunmaktadır.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala hakkında, tutukluluk halinin siyasi amaçlarla verildiği ve serbest bırakılmaları gerektiğini belirtmesine rağmen her ikisinin de tutukluluk hali hukuki olmayan gerekçelerle devam ettirilmektedir. Bu hukuksuzluğa son verilerek Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala derhal serbest bırakılmalıdır.  

Türkiye’nin birçok ilinde barışçıl toplanma özgürlüğü Valilik veya kaymakamlık emirleriyle ortadan kaldırılmaktadır.Son olarak 8 Temmuz 2024 tarihinde Beşiri Ceza İnfaz Kurumları önünde Siirt Barosu’yla ortak bir biçimde gerçekleştirmek istediğimiz basın açıklaması Batman Valiliği’nin yasaklama kararı gerekçe gösterilerek engellenmiştir. Batman Barosu, kamusal makamlara yurttaşların barışçıl toplanma özgürlüğü hakkına saygı duyma çağrısında bulunmaktadır.

İlimizdeki ceza infaz kurumlarında kalmakta olan hasta mahpuslar Mehmet Emin Çam ve Abdulalim Kaya’nın mevcut durumda cezalarının infazına devam edilmesi insan onuruna aykırıdır. Başta her iki mahpus olmak üzerehasta mahpuslarla ilgili ivedilikle yasal düzenleme yapılarak hasta mahpusların tahliyeleri sağlanmalıdır. 

İşkence ve kötü muamele iddialarında maalesef bir azalma görünmemektedir.Son olarak Batman’ın Şafak Mahallesi’nde polisin gençleri darp ettiğine ilişkin görüntüler sosyal medya platformlarına yansımıştır. İşkence ve kötü muamele mutlak surette yasak olup hiçbir gerekçe işkence ve kötü muamele yapılmasını meşru kılamaz. Batman Barosu, yargı makamlarına işkence ve kötü muamele iddialarıyla ilgili seri, etkili ve tarafsız soruşturma yürütme çağrısında bulunmaktadır.

Son günlerde birçok kentte düğünlerin basılması, Kürtçe parçalar eşliğinde halay çekenlerin örgüt propagandası iddiası ile gözaltına alınması, tutuklanması ve cezalandırılması kabul edilemez. Bu durum Kürt meselesinin çözümsüzlüğünden bağımsız olmayıp Kürt meselesinin barışçıl çözümü ile Kürt kimliği ve Kürtçe’nin yasal ve anayasal güvenceye kavuşturulması ertelenemez bir zorunluluk haline gelmiştir.

Bu duygu ve düşüncelerle, mesleğimizin onur ve saygınlığının korunması dileğiyle vefat eden meslektaşlarımızı saygı ve rahmetle anıyor; “Herkes için adalet, adalet için avukat” ilkesiyle, yeni adli yılın daha fazla demokrasi, adalet, eşitlik ve özgürlük getirmesini; mesleğimizin hak ettiği itibarı yeniden kazanmasını diliyoruz.

Kamuoyuna ve meslektaşlarımıza saygıyla duyurulur.

BATMAN BAROSU