Basın Açıklaması
Tarih: 31.12.2012 | Okunma Sayısı: 2276

YARGI HARÇLARI

 

217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 14.04.2011 gün ve 27905 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Söz konusu kanunun 13. maddesi ile Yargıtay Ceza Dairelerine yapılacak temyiz başvurularında 40 TL, İdari yaptırımlar konusunda Sulh Ceza Mahkemelerince verilen son karara karşı itirazen yapılacak başvurularda 20 TL, İcra Mahkemelerinin kararlarına karşı itirazen yapılacak başvurularda 20 TL temyiz ve itiraz harcı alınması gerektiği şeklinde bir düzenlemeye gidilmiştir.

 

Hukuk mahkemelerinin işleyişinin aksine Ceza Mahkemelerinin ücretsiz oluşu, temel hak ve hürriyetleri doğrudan etkilemesi bakımından vazgeçilmez bir kural iken Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınmış olan hak arama hürriyetinden yoksun bırakmak anlamına gelebilecek şekilde ceza mahkemelerince verilmiş bulunan kararlara karşı sanığın yapılacağı temyiz başvurusunun ücretli hale getirilmesi anayasa ve temel hak ve hürriyetleri güvence altına alan uluslar arası normlara aykırı bir düzenlemedir.

 

Kanun yoluna başvuru hakkı, adil yargılanma hakkı çerçevesinde düşünülmelidir.   Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin Ek 7 numaralı protokolünün 2. Maddesi ”mahkeme tarafından cezai bir suçtan mahkûm olan kimsenin verilen hükmü bir üst mahkemede inceletmek hakkına sahiptir” hükmü ile bu hak, güvence altına alınmıştır.

 

Hak arama özgürlüğünün özüne dokunan bu düzenleme, hakkın kullanımını ekonomik güce endekslemesi, yargıyı hızlandırma amacıyla açıklanamaz. Yargıyı hızlandırmanın makul ve mantıklı onlarca yolu varken en olmaz yola girilmiştir. Bu nedenlerle, acilen uygulamadan vazgeçilmelidir.

 

Mevcut düzenlemenin bir diğer sonucu da Ceza Muhakemesi Kanununu uyarınca müdafi/vekil görevlendirmesi yapılması sonucu atanan müdafilerin böylesi bir düzenleme ile mesleki sorumluluk gereği sanık aleyhine verilen hükümleri zorunlu olarak temyiz etmeleri halinde harç ödenmesi sorunu ile karşı karşıya kalacağı bir gerçektir. Bu sorunun ne şekilde çözüleceğine ilişkin herhangi bir düzenleme de yapılmamıştır.

 

Batman Barosu olarak başta iktidar partisinin sorumluluk bilinciyle hareket ederek, anayasa ve uluslar arası sözleşmelerle güvence altına alınmış temel hak ve hürriyetlere aykırı bu düzenlemeden vazgeçilmesi için gerekli çabayı göstermeleri, Anayasa Mahkemesine iptal başvurusu hakkı tanınan ve mecliste gurubu bulunan tüm siyasi partilerin de mevcut düzenlemenin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurmaları çağrısında bulunuyoruz.

 

 

BATMAN BAROSU BAŞKANI   AV. YUSUF TANRISEVEN

19.09.2024
AV. ERKAN ŞENSES
BARO BAŞKANI

© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.